Orhan Kılıçoğlu Yazdı; Allah Bin Kere Belanızı Versin

Orhan Kılıçoğlu│Kasım 17, 2016
Allah Bin Kere Belanızı Versin

‘’İslamcılığın cıcığını çıkarttınız, Allah belânızı versin!

Ben çoğunuzun o eski mücahitlik günlerini bilirim, ne nutuklar atıyor, mangallarda kül bırakmıyordunuz. Sonra mücâhitlik postunu çıkarıp müteahhit oldunuz.

Şayet Müslümansan, hangi meşrep ve hangi mezhepten olursan ol, mutlaka doğru ve dürüst olmak zorundasın. Siz yıllar var ki, doğruluk şişesini taşa vurup paramparça ettiniz. Allah bin kere belânızı versin!’’

İslâmi yazar Mehmet Şevki Eygi, Kasım 2013 de bunları yazmıştı. Sn. Eygi’nin bu sözlerinden sonra ben de bunların şakşakçılarına aşağıda ki soruyu soruyorum;

SİZLER NE BİÇİM MÜSLÜMANSINIZ?
Sokaklara taşan;
zinadan,
Gavatlıktan,
Orosbuluktan,
Oğlancılıktan kahrolup içiniz yanmaz..
Alenileşen;
Yağmadan, vurgun ve talandan,
Peygamberimiz yapılan hakaretlerden,
Allah’ın âyetlerinin tahrif ve tahrip edilmesinden,
Topraklarımızın ecnebilere, adalarının Yunanlılara peşkeş çekilmesinden şikâyetçi olup sesinizi çıkartmazsınız...

Sigaraya başlama yaşı- 11,
Alkole- 12,
Uyuşturucuya- 12,
Fuhşa ise- 14 e inmiş,
Dürüstler enayi, vurguncular itibarlı olmuş, üzülüp yanmazsınız...
Helâle bakan yok, haram revaçta,
Evlilikler azalmış,
Boşanmalar %38 artmış,
Evli kalmak sureleri bir- iki yıla inmiş, size göre gayet normal....
Son 14 yılın rezil karnesi daha bitmedi:
Fuhuş % 1680
Çocuk istismarı % 697
Uyuşturucu kullanımı % 1700
Yolsuzluk % 200 gibi çok yüksek oranlarda artış göstermiş, vesika almak için Emniyet kapılarında bekleyen kadın sayısı- 80 bine ulaşmış, bütün bunlar umurunuzda bile değil...

Ve daha sayısız;
Ayıp, ihanet, inkâr, küfür, vurgun, talan, yalan, palavra, iftira, hak gaspı, adâletin katli gibi envai türde ihanet ve küfürlerden rahatsız olmazsınız....

Bir de; yapılan kötülüklerden dolayı dini ve milletinin geleceği adına rahatsız olup dile getirenlere karşı ‘’partime ve siyâsi liderime zarar vermesin düşüncesiyle’’ saldır ve bütün ahlâksızlıkların üzerini örtmeye çabalarsınız,
Yetmedi; siyâsi liderine yanılmazlık, Peygamberlik ve ilâhlık atfet ve O’nu Allah’ın Resulünden daha fazla savunursunuz...
Bütün bunlardan sonra karşıma geçip utanıp sıkılmadan, Allah’tan korkup kuldan utanmadan Müslüman olduğundan, dinden imandan söz edersiniz.

Sahiden ''Sizler ne biçim bir Müslümansınız. İslâm bu mu?''

YAZISINDA DEVAM EDİYOR M. EYGİ
‘’Namaz kılıyor, günde onlarca defa Allah'tan sirat-ı müstakime (doğru yola) kılavuzlamasını lisan ile niyaz ediyorsunuz ve hayatta tam tersini yapıyorsunuz.

BRE UĞURSUZLAR!
İslam'da devlet ve belediye bütçelerini hortumlamak var mıdır?
Rüşvet almak var mıdır?
Haram yemek var mıdır?
Her türlü emanete hıyanet etmek var mıdır?
Yalan söylemek, halkı aldatmak var mıdır?
Arsa ve arazileri yapılaşmaya açarak, binalara fazla kat çıkma izni sağlayarak haram komisyonlar almak var mıdır?
İhalelere fesat karıştırmak var mıdır?
Haram yollarla süper zengin olmak var mıdır?

EYGİ YAZININ SONUNDA ‘’SİZE BEDDUA EDİYORUM’’ DİYOR;
Allah belanızı versin!
İki yakanız bir araya gelmesin!
Haram servetlerinizi huzur içinde yiyemeyin emi!
Müslümanların yüzünü kara çıkarttınız!
Başınız belâdan kurtulmasın." diyerek yazısını bitiriyor. Son olarak kısa bir ilâvede bulunmak istiyorum;

YA MUHALEFET?
Hiç kimsenin iffet, şeref, haya, edep, din, iman, namus, ahlâk gibi değerlerin ayaklar altında kalmasından en ufak ne bir tasası, ne de bir üzüntüsü var!
Erdoğan,
Kılıçdaroğlu,
Bahçeli...

Her üçü de yarın mahşer günü hesap terâzisinin başına, boyunlarında lânet halkalarından oluşan bir zincirle, cehennem zebanileri tarafından yüzleri üstü sürüklenerek getirileceklerdir.

Orhan Kılıçoğlu

Sayfa Bülteni

Soru ve görüşleriniz için yorum yapın: