Mihail Şolohov
Sovyet yazar Mihail Aleksandroviç Şolohov, 24 Mayıs 1905 tarihinde Rusyanın Don Bölgesinde dünyaya gelir. Çocukluğunu burada geçiren Şolohov, küçük yaşta ülkesindeki devrimcilerin arasında girer. I. Dünya Savaşına giren Rusyada daha sonra 1917 yılında Ekim Devrimi’nin boy göstermesi ile bir iç savaş başlar ve Rusya savaştan çekilmek zorunda kalır.
Şolohov da bir yandan ülkesinde başlayan iç savaşta devrimci hareketin içinde yer alır. Edebiyata olan ilgisini ve yeteneğini de keşfeden Şolohov, savaşın ardından çeşitli işlerde çalışır. Kalemi eline alan Şolohov, 19 yaşında ilk Doğum Lekesi adlı ilk öyküyü yazar. Moskovada gazetecilik yapmaya başlayan Sovyet yazar, bu işten umduğu geliri elde edemez ve bu dönemde muhasebecilik, taş işçiliği ve rıhtım işçiliği gibi çeşitli işlerde de çalışır. Ancak bu şekilde uzun yıllar devam edemeyen Şolohov, daha sonra doğduğu topraklara geri döner ve burada bir evlilik gerçekleştirir. Şolohov, doğduğu ve çocukluğunu geçirdiği Veşenskayada yazma eylemine yoğunluk verir. Kitaplarını burada yazmaya başlayan Şolohov, ilk olarak 1926 yılında Don Hikâyeleri adlı kitabını yayımlar. Söz konusu eserde Şolohov, I. Dünya Savaşını ve ülkesinin yaşadığı iç savaşı anlatmıştır.
SSCB Komünist Partisinde de bulunan Şolohov, o yıllarda ülkenin edebiyat politikalarını belirleyen Yazarlar Birliğinde başkan yardımcılığı görevini de üstlenmiştir. Sovyet iktidarı tarafından fazlasıyla sevilen Şolohov’a 1939 yılında Seçkin Sovyet unvanı da verilmiştir. Yine bu yıllarda hükümet tarafından Sosyalist Kahramanlık Madalyası verilmiştir. İlk kitabından sonra Şolohov, 14 yıl süreyle kaleme aldığı Ve Durgun Akardı Don adlı romanını yazmaya başlar. Roman, uzun yazılma süresine rağmen yayımlanması itibariye ülkede büyük bir üne kavuşur. Stalin nişanı ile ülkesi tarafından ödüllendirilen Şolohova söz konusu roman, 1965 Nobel Edebiyat Ödülünü de getirir. Ancak 2. Dünya Savaşı yıllarında Ve Durgun Akardı Don adlı romanın, Aleksandr Solzhenitsin tarafından çalıntı olduğu iddia edilmiştir. Solzhenitsin, eserin yazarın diğer eserlerine oranla kalite bakımından farklı olduğunu söyler. Şolohov ise bu durumu kanıtlayamaz çünkü eserin taslaklarının 2. Dünya Savaşında Hitler tarafından yakılarak imha edildiğini demiştir. Söz konusu yıllarda Hitler, tarafından birçok kitap yakılmış ve imha edilmiştir. Eserin çalıntı olup olmaması konusu daha sonra da gündeme gelmiştir. Sovyet yazarın ölümünden kısa bir süre önce bilgisayar yardımı ile bir monograf olan Geir Kjetsa romanın Şolohova ait olduğunu ortaya çıkar. Ancak tam olarak bu konu yazarın ölümünden bir yıl sonra Şolohovun yazdığı birçok roman taslağının ortaya çıkması ile aydınlanır.
2. Edebi Yaşamı
Mihail Şolohov, hem Sovyet döneminin hem de dünya edebiyatının en önemli eserlerini uzun yıllarda kaleme almıştır. 14 yılda kaleme aldığı Ve Durgun Akardı Don romanın yanı sıra Uyandırılmış Toprak eserini ise Şolohov, 28 yılda bitirebilmiştir. Bu şekilde büyük bir emek ile yazılan eser büyük bir beğeni toplamış ve 1954 yılında Lenin Nişanı ile ödüllendirilir. Yaşamı boyunca diğer yazarlara oranla daha az sayıda eser kaleme alan Şolohov, buna rağmen edebiyat dünyasında oldukça önemli bir yere sahiptir. 1957 yılında kaleme aldığı İnsanın Kaderi adlı kısa öyküsü beyaz perdeye de aktarılmıştır.
3. Eserleri
* Ve Durgun Akardı Don
*Don Kıyısında Hasat
*İnsanın Kaderi
*Don Öyküleri
*Uyandırılmış Toprak
*Vatan İçin Dövüştüler ( Bu eser, yazar tarafından tamamlanamamıştır.)
*Mavi Bozkır