Eskişehir
Eskişehir Hakkında Bilgi
Eskişehir, Türkiye'nin İç Anadolu Bölgesinde bulunan aynı adlı ilin merkezidir. Ortasından Porsuk Çayı geçen şehir, içerisinde Osmangazi Üniversitesi ve Anadolu Üniversitesi'nin bulunması nedeniyle bir öğrenci kenti görünümündedir. 2009 yılının verilerine göre şehir merkezinin toplam nüfusu 625.453'dür. Bu nüfusun 309.750'si erkek, 315.703'ü kadındır.
Met helvası, Nuga helva, Haşhaşlı çörek, Kalabak suyu, Çibörek ve Lületaşı ile meşhurdur. İşlenebilir lületaşı, Türkiye'de yalnız Eskişehir'de çıkarıldığı için Eskişehir taşı olarak bilinir. Türkiye'de Eskişehir ve Sivrihisar dolaylarında yetişen bir çoban köpeği olan akbaş da şehre ait önemli değerlerdendir.
Türk Silahlı Kuvvetleri Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı 1. Hava Taktik Komutanlığı ve 1. Hava İkmal ve Bakım Merkez Komutanlığı da Eskişehir'de bulunmaktadır. Ayrıca hem askeri hem de sivil havaalanı (Anadolu Üniversitesi Havaalanı) bulunmaktadır.
Kökenbilim
Şehir, Eski ve Orta çağlarda Yunanca Dorylaion, Latince Dorylaeum ismi ile tanınan bir kenttir. Yıkık ve terkedilmiş olan Dorylaion - Şarhöyük'ün yakınında, harabenin güneyinde kalan bölgede yeni bir yerleşim oluşmuştur. W.M Ramsay'ın bildirdiğine göre, büyük olasılıkla Dorylaion harabelerine Eskişehir adı verilmiş ve bu ad o zamandan günümüze ulaşmıştır.
Tarihi
M.Ö. 14. yüzyılda Hititler Eskişehir merkezli büyük bir devlet kurmuşlardır. Eskişehir‘in önemi ve yeri dolayısıyla Hititler döneminde Eti‘lik (Beylik) olduğu görülmektedir. M.Ö. 12. yüzyılda Anadolu’ya giren Frigler Anadolu'ya yayılmış ve Dorylaion adı ile bölgeye yerleşmiştir. Friglerden sonra bölgeye Lidyalılar daha sonrada Persler hakimiyeti altına almıştır. M.Ö. 4.yy'da Makedon kral İskender’in eline geçen Eskişehir, İskender’ in ölüm tarihi olan M.Ö. 323 yılına kadar İskender'in İmparatorluğu altında kalmıştır. M.Ö. 2. yy'da Roma İmparatorluğu kontrolüne geçen bölge, Roma’nın ikiye ayrılmasına kadar Roma İmparatorluğu’nun ayrıldıktan sonra da Bizans hakimiyetinde kalmıştır.
Selçuklular Dönemi: Yeniden Bizans egemenliğine giren Dorylaion 1074'te Selçukluların eline geçti. Şehir Anadolu Selçukluları zamanında, Selçuklular ile Haçlılar arasında yapılan savaşlara sahne olmuştur. Bu zamanda şehrin adı "Sultanönü" olarak anılmaktadır. Şehir içinde Selçuklulara ait pek çok eser vardır.
Arap coğrafyacı İbn Said (علي بن موسى المغربي بن سعيد, 'Ali ibn Musa ibn Sa'id al-Maghribi); Antalya - Marki (Fethiye) Körfezi arasındaki Cibâlu’t Türkmân (Türkmen Dağları) adı verilen dağlık bölgede 200.000, Kastamonu yöresinde 100.000, Sultan Önü - Kütahya - Emirdağ - Karahisar-ı Sahip - Sivrihisar yörelerinde 200.000 ve Ankara ’nın kuzeyindeki Karabuli denilen dağlık bölgede 30.000 çadırlık Türkmen kitlelerinin yığıldığını kaydetmektedir.
Osmanlı Dönemi: 1289'da Anadolu Selçukluları Eskişehir'i Osman Gazi'ye verdi. Orhan Gazi döneminde Karamanlıların eline geçen Eskişehir'i, 1. Murad yeniden Osmanlı topraklarına kattı.
Fatih'in ilk zamanlarına kadar şehir Ankara Beyliği'ne bağlı olarak kalmıştır. 1451 yılından sonra Kütahya'nın Beylerbeylik haline gelmesi üzerine Anadolu İdari Teşkilatında değişiklik olmuş, bu arada Ankara'ya bağlı bulunan Eskişehir, Kütahya Beylerbeyliği'ne bağlanmıştır.
Kent 1601'de bir süre Celali Deli Hasan ve yandaşlarının eline geçti. Hüdavendigâr (Bursa) Vilayetinin Kütahya Sancağına bağlı bir kaza olan Eskişehir'e demiryolu 1890'lı yıllarda ulaştı.
Demiryolu'nun Eskişehir'e gelmesi ile şehirde ticaret canlandı. 19. yüzyıl boyunca yöreye Kafkasya, Kırım, Romanya ve Bulgaristan'dan gelen göçmenler yerleştirildi. Şehir 1877-1878 Osmanlı-Rus harbinden sonra muhacirlerin yerleştirilmeye başlamasıyla beraber gelişmeye başlamıştır. Mondros Ateşkesi'nin maddelerinden biri olan İtilaf Devletleri'nin Osmanlı İmparatorluğu sınırları içindeki önemli noktaları güvenlik gerekçesiyle işgal edebilecekleri maddesine dayanarak 13 Kasım 1918 tarihinde İstanbul'a çıkan İngiliz kuvvetleri, İstanbul-Bağdat demiryolu hattı boyunca önemli gördükleri yerleri işgal etmeye başladılar, bu işgalden 1919 yılının Ocak ayı sonlarında Eskişehir İstasyonu çevresinde karargahlarını kurdu.
Kurtuluş Savaşı Dönemi: 21 Haziran 1920 günü saat 11:00'de Millî Savunma Bakanı Fevzi Çakmak Paşa ve Genelkurmay Başkanı Albay İsmet İnönü ile tren istasyonuna gelmiştir. Yunan taarruzunun aldığı vaziyeti, sınıf arkadaşı ve Batı Cephesi Komutanı Ali Fuat Cebesoy ile burada görüşmüştür. Aynı gece de Ankara’ya hareket etmiştirler.
Eskişehir'de Türk Kurtuluş Savaşı'nın 5 önemli meydan muharebesinin üçü geçmiştir. Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğindeki Kurtuluş Savaşı'nın önemli muharebelerinden biri olan I.İnönü Savaşı Eskişehir topraklarında gerçekleşmiştir. Eskişehir, Kurtuluş Savaşı'nın kilit noktalarından birini oluşturduğundan, savaşta maddi ve manevi olarak çok yıpranmıştır.
I. Dünya Savaşı sonrasında demiryolu hattını denetlemek amacıyla 23 Ocak 1919'da Eskişehir İstasyonunu işgal eden İngiliz kuvvetleri, 20 Mart 1920'de Kuvay-ı Milliye'nin baskısıyla işgale son verdi. 1921 yılında Eskişehir'e 40 km. uzaklıktaki İnönü'de, Birinci ve İkinci İnönü Muharebeleri yapıldı.
20 Temmuz 1921'de Yunanların işgal ettiği Eskişehir bir süre Yunan ordularının karargâhı oldu. Eskişehir-Kütahya Savaşları sonunda Türk Ordusu Sakarya'nın doğusuna çekildi. 23 Ağustos 1922'de Yunanlılar yeniden saldırdı. 30 Ağustos 1922'de başlayan Büyük Taarruz ile düşman püskürtülmeye başladı ve 2 Eylül 1922 günü, Seyitgazi yönünden gelen Türk Süvarileri Tekkeönü'nden Eskişehir'e inerek düşman kuvvetlerini Eskişehir'den çıkardılar. Eskişehir, Kurtuluş Savaşı'nın son aşaması olan Büyük Taarruz sonrasında 2 Eylül 1922'de kurtarıldığında yıkıntı hâlinde harap bir kasabaydı.
Cumhuriyet Dönemi: Atatürk'ün 15 Ocak 1923'de Eskişehir hakkındaki sözü “Eskişehir'i ve Eskişehirlileri çok iyi tanırım. Millî Mücadele yıllarında büyük vatanseverlik ve üstün bir cesaretle mücadelemizin daima yanında olmuş, bu mücadeleye çok geniş yardımlarda bulunmuşlardır. Gördüğüme göre halk aydın ve faaldir. Toprak verimlidir. Az zamanda zayiatı telafi ve fedakârlıklarıyla iftahar edecektir.”
Mustafa Kemal Atatürk, 15 Ocak 1923'te Hükümet Konağında yaptığı konuşmada vurguladığı gibi Eskişehir, savaşın kazanılmasında büyük katkı yapmıştır. Mustafa Kemal Paşa, bu nedenle kentin imarıyla yakından ilgilenmiştir. Cumhuriyet döneminde yapılan yatırımlarla kısa zamanda modern bir kent yaratılmaya çalışılmıştır.
Cumhuriyet ilan edildikten sonra Eskişehir 1925 yılında il olmuştur. 1926 yılında Eskişehir'in, Sivrihisar, Mihalıçcık ve Seyitgazi olmak üzere üç ilçesi bulunmaktadır. 1954 yılında çıkarılan kanunla Çifteler ve Mahmudiye, 1957 yılında çıkarılan diğer bir kanunla da Sarıcakaya ilçe haline getirilmiş ve ilçe adedi 6'ya çıkmıştır.
Daha sonra 1987 tarihinde 3392 sayılı kanunla Alpu, Beylikova ve İnönü; 9 Mayıs 1990 tarih ve 3544 sayılı kanunla Günyüzü, Han ve Mihalgazi ilçe haline getirilmiş, böylece ilçe sayısı 12'ye çıkmıştır. 22 Mart 2008 tarihli resmi gazetede yayınlanan 5747 sayılı yasa ile de Merkez ilçe kaldırılarak Odunpazarı ve Tepebaşı adıyla 2 yeni ilçe daha kurulmuş ve ilin toplam ilçe sayısı 14'e ulaşmıştır.
Eskişehir Depremi: 20 Şubat 1956'da Eskişehir'de oluşan şiddetli yer sarsıntısıdır. Şiddeti Richter ölçeğine göre 6,0 olan bu depremde, 1.379 bina ağır, 1.486 bina orta, 9.862 bina da hafif derecede hasar görmüştür. Bir kişinin öldüğü depremde 19 kişi de yaralanmıştır. Konumu 39° 89' kuzey enlemi ve 30° 49' doğu boylamı, odak derinliği yaklaşık 40 km olan depremin etkilediği alan 350.000 km² olarak hesaplanmıştır. Deprem alanı çeşitli doğrultularda Edirne, İzmir, Konya ve Zonguldak illerine kadar yayılmıştır. Depremin dış merkezinin bulunduğu bölge yerleşim yeri olmadığı için can kaybı fazla olmamıştır. Eskişehir depreminin oluştuğu bölge 3. derecede tehlikeli deprem bölgesidir.
Sel Felaketi: 5 Mart 1950'de Porsuk Çayı'nın taşması sonucu Eskişehir'de sel felaketi meydana gelmiş, 50 bin kişi açıkta kalmıştır. 2500 evin yıkıldığı ve 6 kişinin boğulduğu felaketzedelere Marshall Planı'ndan yardım gelmiştir.
Coğrafya
Eskişehir, İç Anadolu Bölgesi'nin kuzeybatısında yer almaktadır. İl merkezi kuzeyinde Mihalgazi ve Sarıcakaya doğusunda Alpu ve Ankara güneyinde Mahmudiye, Seyitgazi ve Afyon, batısında ise İnönü ve Kütahya sınırları ile çevrilidir.
İç Anadolu stepleri, Kuzey Anadolu ve Batı Anadolu ormanları şehrin bitki örtüsünü oluşturur. Sündiken Dağları'nın güney yamaçlarında 1000 metreden sonra meşe çalılıkları, daha yükseklerde bodur meşeler görülür. 1300 metreden sonra yer yer kara çamlar bulunur. Bazı bölgelerde karaçamların arasında, kızılçamlar da görülür. Eskişehir'in güneyindeki platolarda orman bulunmamakta fakat bölgesel step bitkileri vardır. Porsuk ve Keskin Dereleri'nin kenarlarında söğütler, kavaklar, karaağaçlar ve koruluklardan oluşan bitki örtüsü bulunur.
Eskişehir'den geçen iki önemli akarsudan ilki Sakarya Nehri ikincisi ise Porsuk Çayı'dır. Bu akarsuların il sınırları içerisinde kalan arazisinde 2 adet baraj bulunmaktadır. Porsuk Çayı üzerinde Porsuk Barajı, Sakarya Nehri üzerinde ise Gökçekaya Barajı bulunmaktadır.
İklim
Şehrin iklimi İç Anadolu tipi Karasal iklim'dir. Kışları soğuk ve kar yağışlı, yazlar sıcak ve yağışsızdır. Yağışlar (dağlık kesimler hariç) az ve kısa sürelidir. Temmuz, Ağustos ve Eylül ayları en az yağışı olan aylardır. Yıllık yağış ortalaması 373,6 mm'dir. Bir yılın 90-100 günü yağışlı geçmektedir. Sıcaklık rejimi karasal niteliktedir. Örneğin 800 metre yükseklikte kurulmuş olan Eskişehir il merkezinde en sıcak ve en soğuk ayların ortalamaları 21,5 °C ve -0,8 °C (Temmuz ve Ocak), kaydedilen maksimum ve minimum değerler ise 39,1 °C ve -26,3 °C'dir. Bitki örtüsü İç Anadolu Bölgesi'nin tipik bitkisel örtüsü olan bozkırdır.
Nüfus
Eskişehir ili, Bulgaristan göçmenlerinin de buraya yerleşmesiyle özellikle 1950-55 ve 1965-70 dönemlerinde büyük bir nüfus artışı gösterdi. İlin 1950'de 210 bin olan nüfusu 1960'ta 553 bine, 1970'te 786 bine, 1980'de 912 bine, 1990'da 1,3 milyona ulaştıktan sonra 2010'da 1 buçuk milyonu aşmıştır.
2009 yılı adrese dayalı nüfus kayıt sistemi verilerine göre ilin toplam nüfusu 1.655,427'dir. İl nüfusunun 1.517.215‘i merkeze, geriye kalan 138.212’si ilçeler ve köylere yerleşmiştir. Şehir nüfus oranı %82, köy nüfus oranı ise %18'dir[20]. İlin yıllık nüfus artış hızı binde 13,61'dir. Şehir nüfus artış hızı binde 21,41, köy nüfus artış hızı binde –9,52'dir. Nüfus sayımı bilgilerine bakılınca, köylerden kent merkezine göç oranının arttığı ortaya çıkmaktadır. Nüfus yoğunluğu il genelinde 65, il merkezinde 495'tir.
Yeraltı zenginlikleri
Kalabak suyu: Eskişehir ile özdeşleşmiş bir içme suyudur. Atatürk'ün bir seyati esnasında ikram edilen suyun tadını beğenmeyerek, şehre su araştırma talimatı vermesi üzerine Türkmen Dağı eteklerinden bulunarak şehre getirilen sudur. Daha önceleri tankerlerde satılan su, son yıllarda damacana sistemi ile dağıtılmaktadır.
Lületaşı: Lületaşı'nın Türkiye’de işlenebilir olanı yalnız Eskişehir’de bulunmaktadır. "Beyaz altın", "Deniz köpüğü" ve "Eskişehir taşı" gibi adlandırmalar lületaşının değerini, rengini, çıkış merkezini anlamlı bir biçimde ortaya koymaktadır. Lületaşı, magnezyum ve silisyum esaslı ana kaya parçalarının yerin muhtelif derinliklerindeki başkalaşım katmanları içinde, hidrotermal etkilerle hidratlaşması sonucunda oluşmuş değerli bir taştır. Lületaşı ve benzer minerallere, Yunanistan'daki bazı adalar, Moravya, Fransa, İspanya ve Fas ve ABD'de de rastlanmaktadır.
Eskişehir ilinin Karatepe, Sarıkavak, Türkmentokat, Gökçeoğlu köylerinde bulunan sahalarda, yüzeyle 300 metreyi aşan derinlikler arasında, içinde dağınık yumrular halinde lületaşı bulunan başkalaşım katmanlarına rastlanır.
Arkeolojik çalışmalar, lületaşının yaklaşık beşbin yıl öncesinden bilindiğini ve değişik amaçlarla kullanıldığını göstermiştir. Günümüzde Lületaşı süs eşyası ve özellikle pipo yapımında kullanılmaktadır. Ayrıca radyasyon emici özelliğinden dolayı uzay gemilerinde izolasyon malzemesi olarak kullanılır.
Bor Madeni: Bölge, bor madeni yönünden de önemli rezervlere sahip olup, Kırka'da bulunan Tinkal madeni, işlenerek %33 oranında Borik Oksid (B2O3) elde edilmektedir. Perlit, Manyezit, Kalsedon, Krom, Toryum ve Torit Eskişehir'de bulunan diğer madenlerdir.
Termal Kaynaklar
Eskişehir, bulunduğu yerleşim yeri itibariyle sıcak su kaynaklarının tam üzerinde bulunmaktadır. Şehir merkezinde, "Sıcak Sular" olarak isimlendiren bölgede, doğal termal kaynaklar bulunmakta, çok sayıda hamam hizmet vermektedir. Sıcak sular Porsuk Çayı'nın güney kısmında geniş bir alan içinde bulunmaktadır. Suyun merkezinde 47 °C 'yi bulan sıcaklık bazı alanlarda 35 °C 'ye kadar düşmekte, bazı alanlar ise 55° ye kadar yükselmektedir. Hamamlardaki su hafif demirli ve kükürtlüdür.
Bu bölgede çarşı içerisindeki tulumbalardan sıcak su akmakta olup, su bir dönem yakın bölgelerdeki evlere de verilmiştir. Yine il sınırları içerisinde Sakarı Ilıcaları, Hasırca, Kızılinler, Uyuzhamam-Alpu, Alpanos-Seyitgazi, Çardak(Hamamkarahisar)-Günyüzü, Yarıkçı-Mihalıççık bilinen kaplıcalardır.
Ulaşım
Şehir Türkiye'deki demiryollarının kavşak noktalarından biridir. Eskişehir Tren İstasyonuna günde dört yönden 60 kadar yük ve yolcu treni uğramaktadır.[34] Haydarpaşa Garı'ndan, Ankara yönüne giden tüm trenler Eskişehir'den geçer. Hızlı trenin tamamlanmasıyla Eskişehir-Ankara arası 1 saat 5 dakika; Eskişehir-İstanbul arası 1 saat 30 dakika olacaktır. Eskişehir Anadolu Havaalanı'na 25 Temmuz 2005´te Brüksel´den ilk sefer yapılmıştır.[35] THY ile İstanbul-Eskişehir uçuşları ise 21 Haziran 2007 tarihinde başlamıştır.[36] Eskişehir’in ana karayolu bağlantısı İstanbul-Eskişehir-Ankara devlet yoludur. Adapazarı'ndan ayrılan bu yol güneye inerek Bilecik’ten geçer ve Bozüyük’ten doğuya yönelerek Eskişehir il sınırı içine girer. Tüm ili kuzeybatı-güneydoğu yönünde geçen bu yol il ulaşımının omurgasıdır. Tepebaşı ve Odunpazarı ilçelerinden geçer ve Sivrihisar bu yol üzerinde yer alır. İl’in diğer karayolu bağlantıları bu yoldan ayrılır. Eskişehir’de ulaşımı olmayan köy bulunmamaktadır.
Yüksek Hızlı Tren: 14 Mart 2009 tarihinden itibaren Yüksek Hızlı Tren Ankara - Eskişehir arasında tarifeli seferlerine başlamıştır. YHT, Ankara'dan 07.00, 09.00, 11.10, 13,00, 15.00, 18.00 ve 20.00'da, Eskişehir'den 07.00, 09.05, 11.15, 13.00, 15.10, 18.10, 20.00 ve 21.52'de hareket etmekte, yolculuk 80 dakika sürmektedir. Ayrıca Ankara’dan Bursa'ya gidecek yolcular YHTile Eskişehir’e gelerek Eskişehir Garı’ndan otobüslerle Bursa’ya devam edebilmektedir. YHT yolcuları bağlantılı kombine taşımacılık kapsamında Eskişehir-İstanbul arasında konvansiyonel trenlerden ve Eskişehir-Kütahya hattında da ray otobüslerden faydalanılabilmektedir. Ayrıca Ankara-İstanbul hızlı tren etabının 2. etabı olan Eskişehir-İstanbul arası hızlı tren hattı yapım çalışmaları devam etmektedir. Ankara-İstanbul YHT projesi tamamlandığında yaklaşık 7 saat olan seyahat süresi 3 saate ve Eskişehir-İstanbul arası seyahat süresi 2 saate inmiş olacak. Ayrıca devam eden Konya Hızlı tren hattı tamamlandığında ise Eskişehir-Konya arası seyahat süresi 1 saat 26 dakikaya inecek.
Kent içi ulaşım: Kent içi toplu ulaşım Büyükşehir Belediyesi’nin yetki ve sorumluluğundadır. Toplu ulaşım hizmetlerinin hat ve güzergâhları ile birbirini tamamlaması için otobüs ile tramvayda ulaşım hizmet bütünlüğü sağlanmıştır. Tüm toplu taşıma araçlarında bilet yerine geçen Eskart adlı elektronik bir kart Eskişehir ulaşımının bütünlüğünü sağladığı gibi ulaşımı hızlandırmaktadır.
Belediye otobüsleri vasıtasıyla şehrin hemen her yerine ulaşım sağlanabilir. Belediye otobüslerinden aynı biletle 60 dakika içinde aynı yöne giden tramvaya ücretsiz aktarma da mümkündür. Bu sayede toplu taşıma araçları ile tek biletle şehrin her yerine ulaşım mümkündür. Eskişehir Tramvay Hattı iki hattan oluşan ve şehrin iki üniversitesini birbirine bağlayan toplam 26 duraktan oluşan ulaşım ağıdır. Toplam hat uzunluğu 15 km'dir ve şehiriçi ulaşımda önemli bir yeri bulunmaktadır.
Şehirde ayrıca Porsuk nehri üzerinde gezen gezi amaçlı botlar da bulunmaktadır.
Ekonomi ve sanayi
Sosyo-ekonomik gelişmişlik açısından Türkiye'nin önde gelen illerinden biri olup, 32 Milyon m² alanı içinde 228 kuruluş ile faaliyet gösteren Türkiye'nin en büyük Organize Sanayi Bölgeleri'nden birine sahiptir. 1950'lelerin sonundan bu yana il ekonomisinin temelini oluşturan sanayisinin geçmişi, Bağdat Demiryolu'nun yapımı sırasında 1894'te kurulan Cer Atölyesi'ne kadar uzanır ve bu atölye 1924 yılında TCDD işletmesine devredilmiştir.
İlde büyük devlet işletmelerinin yanı sıra 1960 sonrasında hız kazanan yerel sermaye yatırımlarıyla gerçekleşmiş çok sayıda özel kuruluş bulunur. Başlıca sanayi dalları gıda, tekstil, lokomotif, makine imalat, tuğla, kiremit ve çimentodur. Sanayi kuruluşlarının hemen hemen hepsi şehir merkezinde toplanmıştır. Ayrıca kentte lokomotif ve motor , basma, şeker, çimento tuğla ve kiremit, un, bisküvi ve şekerleme, beton direk, uçak bakımı ve onarımı(tusaş), sirke ve şarap, sunta ve mobilya, buzdolabı ve soba fabrikaları mevcuttur. Ayrıca bu fabrikalardan başka organize sanayi bölgesinde değişik üretimler yapacak fabrikalar bulunmaktadır. Küçük sanayi sitesinde, ağaç işleri, madeni eşya, dökümcüler ve çeşitli imalat ve iş tezgahları vardır. İlin sanayi çarşısında, oto motor tamir ve bakım atölye ve tezgahları mevcuttur. 2006 yılı sonu itibariyle şehirde çalışan sendikalı işçi sayısı ise 48.790 dır.
İl 2007 yılında yaptığı 472 milyon 118 bin dolarlık ihracatıyla ülke genelinde 19. sırada yer aldı. 2007 yılında yapılan ihracatın yaklaşık 7 milyon doları tarım, 450 milyon doları sanayi ve 15 milyon doları da madencilik sektörlerinde yapılmıştır.
Ticaret
Şehrin dışarıya sattığı başlıca ticari mallar tarım ürünleri, ham ve konsantre halde çeşitli cevherler, şeker, bisküvi, çimento, buzdolabı, motorlu kara taşıtları, hava araçlarına ait parçalar, seramik ürünler ve lületaşından yapılmış hediyelik eşyalardır. Başlıca ithal malları ise kazanlar, makineler, mekanik cihazlar; elektrikli makine ve cihazlar; kara taşıtları; plastikler ve mamulleri; dericilikte ve boyacılıkta kullanılan malzemelerdir.
Madencilik
Yer altı zenginliği Eskişehir'in önemli ekonomik kaynaklarından biridir. Madencilik ilin sanayisinin gelişmesinde ve yıllar içinde ihracatın artışında önemli bir yere sahiptir. İl genelindeki önemli maden rezervlerinden bazıları; manyezit, krom, bor, kil, mermer ve lületaşıdır.
Lületaşı yıllar boyunca yurt dışına işlenmeden ihraç edildikten sonra, 1970'lerde ham olarak ihracatının yasaklanmasıyla birlikte, ildeki atölyelerde işlenerek pipo ve süs eşyası haline getirilmiş ve işlenmiş şekilde ihraç edilmeye başlanmıştır. Sepiolit madeni de Eskişehir'in önemli yer altı zenginliklerindendir.
Krom madeni, Eskişehir'in diğer önemli yer altı zenginliklerinden biridir. Çelik ve diğer maddelerin kaplanmasında, savunma sanayisinde, refrakter malzeme üretiminde ve çeşitli kimyasallarda kullanılmaktadır.
İldeki önemli bir maden ise Etibank Kırka Boraks İşletmesi tarafından çıkarılan bor tuzlarıdır.
Ayrıca tuğla, kiremit ve seramik üretmek için kullanılan kil, ilin sahip olduğu önemli rezervlerden biridir.
Kültür ve sanat
Eskişehir, üniversite kenti olması nedeniyle sosyal aktivite yönünden oldukça zengindir. Şehirde Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları'nın 3 sahnesi vardır. Birincisi Haller Gençlik Merkezi Tepebaşı Sahnesi'dir. 27 Mart 2001 Dünya Tiyatrolar Gününde açılmıştır. Tek sahneye sahip olup salon 202 kişiliktir. Şehir Tiyatrolarının Oyunları sergilenmektedir. Bir diğeri İki Eylül caddesinde bulunan B.S.M. Turgut Özakman Tiyatro Salonu 'dur. 9 Nisan 2002 tarihinde açılmıştır. Sahne 178 kişiliktir. Şehir Tiyatrolarının etkinlikleri gerçekleşmekte olup ayrıca fuaye, sergi, seminer ve toplantı amaçlı da kullanılmaktadır. Sonuncusu ise Büyükşehir Belediyesi Sanat ve Kültür Sarayı Tiyatro Salonu 'dur ve 569 kişiliktir. Merkezde Şehir Tiyatroları etkinlikleri gerçekleşmekte ve ayrıca Devlet Opera ve Bale etkinlikleri gerçekleşmektedir.
Ayrıca şehirde 3 adet kültür merkezi bulunmaktadır. İlki İki Eylül Caddesi'nde bulunan Yunusemre Kültür Merkezi'dir. Çeşitli tiyatro, seminer ve gösterilerin yapıldığı bir merkezdir. Bir diğeri eski hal olan ve Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen tarafından kültür merkezine çevrilen Anadolu Üniversitesine yakınlığından dolayı öğrenciler tarafından da büyük rağbet gören Haller Gençlik Merkezi'dir. Diğer bir kültür merkezi ise Atatürk Kültür Merkezi'dir.
Şehir sinema salonu yönünden de oldukça zengindir. Şehirde Yapay Sinemaları (Kanatlı AVM), Eskişehir Kültür Merkezi, Eskişehir AFM Migros, Cinebonus Sinemaları(Neo AVM), Sinema Anadolu (A.Ü'ne aittir.) ve Cinebonus (Espark AVM) sinema salonları bulunmaktadır.
İlin Akarbaşı mahallesinde bulunan Halk Eğitim Merkezinde halkın ihtiyacı ve isteği doğrultusunda ücretsiz kurslar verilmektedir. Açılan bazı kurs programları şunlardır: Biçki-dikiş, çiçek yapma, seramik, fotoğrafçılık, yabancı dil, müzik, halk oyunları , bilgisayarlı muhasebe , bilgisayar işletmenliği... Bu kurslarda 60 kadar eğitimci ve öğretmen görev yapmakta olup, yılda 3000 kişi yararlanmaktadır.
Uluslararası Eskişehir Festivali
Uluslararası Eskişehir Festivali , Zeytinoğlu Eğitim, Bilim ve Kültür Vakfı tarafından ilk kez 1995 yılında düzenlenmiştir. Klasik müzik, Klasik Türk müziği, Türk Halk müziği, Caz, Blues, Rock, Tiyatro, Çağdaş dans ve bale, Sinema, Çocuk etkinlikleri, Fotoğraf, resim, heykel sergileri, Konferans ve söyleşiler alanlarında yer veren; her yıl ekim ya da kasım ayında düzenlenip 9 gün sürmektedir. 2001 yılından beri Zeytinoğlu Vakfı ile Eskişehir Kentsel Gelişim Vakfı işbirliğiyle gerçekleştirmektedir. Uluslararası Eskişehir Festivali yapıldığı 14 sene boyunca toplam 4.877 yerli ve yabancı sanatçıya ev sahipliği yapmış ve festivali 14 yılda 163.469 kişi izlemiştir. Başlangıcından bu yana 2002 yılında İspanya, 2003 yılında Avusturya, 2004 yılında İtalya, 2005 yılında Rusya Federasyonu, 2006 yılında Finlandiya, 2007 yılında Portekiz ve 2008 yılında Almanya festivale konuk ülke olarak katılmıştır. Eskişehir'de festivalin düzenlendiği mekanlar:
Anadolu Üniversitesi
Atatürk Kültür Merkezi Opera ve Bale Salonu (kapasite: 482)
Sinema Salonu (kapasite: 400)
Spor Salonu (kapasite: 870 +)
Kent Merkezi
Büyükşehir Sanat Merkezi Tiyatro Salonu (kapasite: 178)
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Sanat ve Kültür Sarayı Konser Salonu (kapasite: 492)
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Sanat ve Kültür Sarayı Tiyatro Salonu (kapasite: 569)
Gece hayatı
Öğrenci kenti olan Eskişehir’de gece hayatı, eğitim-öğretimin aktif olduğu dönemlerde daha canlıdır. Açılan barlar ile birlikte eski fabrikalar bölgesi gece hayatının merkezi haline gelmiştir. Eskişehir’de gençlere yönelik, canlı müzik yapılan barlar rağbet görmektedir. Canlı müzik yapılan bu barlarda sıklıkla tanınmış sanatçıların konser vermesi, çevre şehirlerden de ilgi görmekte, etkinliklere katılım sağlanmaktadır. Ayrıca birçok fasıl mekanı vardır. Haller gençlik merkezi içinde bir çok kafe, bir şarap evi ve belediyeye ait bir tiyatro salonu barındırır. Şehrin aktif gece hayatı yaşanan yerlerden biride adalar mevkiinde yer alan mekanlardadır. Ayrıca İsmet İnönü caddesinde büyük ölçekli gece kulüpleri bulunmaktadır.
Geleneksel el sanatları
Yörede kilim, halı, seccade, heybe ve çuval dokunur. Ayrıca çorap, eldiven, kese, takke ve başlık örgüler gelişmiş durumdadır. Çorap örgülerde "Sıçan dişi, arpalı, bal peteği, kestane kabuğu" motifleri görülür. Gelişmiş el sanatlarından biride Lületaşı işlemeciliğidir. Lületaşından yapılan kolye, bilezik, ağızlık, pipo turistik eşya olarak ün kazanmıştır.
Yerel etkinlikler
Yunus Emre Kültür ve Sanat Haftası: 6-10 Mayıs
Atatürk'ün Eskişehir'e Gelişi: 21 Haziran
Eskişehir'in Kurtuluşu: 2 Eylül
Uluslararası Eskişehir Festivali: Ekim ya da Kasım aylarında düzenlenir ve 9 gün sürer
Yöresel Yemekleri
Kafkas, Kırım, Balkan göçmenleri beslenme düzeninin oluşmasına katkılarda bulunmuştur. Bir bakıma, çeşitli beslenme alışkanlıkları bir diğerini etkileşmiştir. Şehrin yemek türlerinden bazıları:
Sütlü Ovmaç Çorbası, Haşhaşlı Dolama, Haşhaşlı Bükme, Toyga Çorbası
Göceli Tarhana, Islat Tarhana, Düğü Köftesi Çorbası, Kelem Dolması, Harşıl, Katlama Böreği
Mercimekli Mantı, Kuzu Sorpa, Üyken Börek, Kaşık Börek, Çiğbörek,Köbete, Sarıburma, Cantık, Kavurma Börek, Kıygaşa (Kırım - Tatar mutfağı
Ayrıca met helvası ve nuga helvası ilin kendine özgü damak tatlarındandır.
Gelenek ve görenekler
Evlenme törenleri temel çizgileriyle aynı kalmakla birlikte il merkezinde ilçe ve köylerde bazı değişiklikler gösterir. İl merkezinde söz kesme, nişan, nikah,kına gecesi ve düğünle evlenme töreni tamamlanır.
Söz Kesme: Oğlan evinin kız evine dünür gitmesi ve olumlu sonuç almasıdır. Söz kesmeden önce iki aile arasındaki ilişki(dünür) tabir edilen elçiler aracılığı ile kurulur.
Nişan: Genellikle kız evinde yapılır. Oğlan ve kız evinin akraba ve dostları katılır. Davetliler önünde oğlan ve kıza nişan yüzükleri takılır. Geline çeşitli hediyeler verilir.
Kına Gecesi: Genellikle kız evinde veya düğün salonlarında yapılır.Geline kına yakılır,eğlenceler düzenlenir.Damatta buluna bilir.Genellikle gelinler bindallı giyer ama başka yöresel kıyafette giyebilir.
Nikah: Genellikle Belediye nikah salonunda nikah memuru nikah şahitleri ve davetliler huzurunda yapılır. Nikah defterine imza töreninden sonra gelin ve damat tebrik edilir. Davetlilere nikah şekeri dağıtılır.
Düğün: Nikah akşamı düğün salonunda yapılır. Davetlilere pasta, meyve ve meşrubat ikram edilir. Geline çeşitli hediyeler verilir. Düğün salonunda hazırlanan program izlenir. Oyunlar edilir, dans edilir. Davetliler gelin ve damadı tebrik eder ve düğün töreni sona erer.
Şehirde sevilen ve beğenilen yöresel halk oyunları şunlardır: Yoğurdum, Kırka Zeybeği, Eskişehir Kadınlar Zeybeği.
Turizm
Şehirde 2008 yılı içinde 136.952'si yerli, 2.987'si yabancı turist olmak üzere toplam 143.599 turist konaklamıştır.
Frig Vadileri: Frigler tarihlerinde siyasi ve kültürel olarak Yukarı Sakarya Vadisi'nde Eskişehir, Afyonkarahisar ve Kütahya illeri arasında kalan, klasik dönemde Küçük Frigya olarak adlandırılan bölgede en güçlü ve etkin olmuşlardır.
Antik Frigya'nın kalbi olan Midas Anıtı ya da diğer adıyla Yazılıkaya, Eskişehir il merkezine 80 km uzaklıkta olup, Han ilçesi sınırları içerisindedir. Bölgede kapadokya bölgesindeki peribacalarını andıran bir çok anıt ve doğal coğrafik yontuya rastlamak mümkündür.
Frig Vadileri, Eskişehir'in güneydoğusunda, Türkmen Dağı'nın güneyindeki, Midas - Yazılıkaya Vadisi ve Kümbet Vadisi; Eskişehir'in güneyinde, Eskişehir, Afyonkarahisar ve Kütahya il sınırlarının kesiştiği, Türkmen Dağı'nın güneyindeki, Köhnüş Vadisi ve Karababa Vadisi; Eskişehir'in güneybatısında, Eskişehir ve Kütahya il sınırlarının birleştiği, Türkmen Dağı'nın kuzeyindeki küçük vadilerden oluşmaktadır.
Odunpazarı evleri
Odunpazarı semtinde koruma altına alınan tarihi Osmanlı evleridir. Genel olarak arsayı tümüyle kaplayan bahçesiz konutlar, yan bahçeli, arka bahçeli ve ön bahçeli konutlar olarak planlanmıştır. Çoğunlukla 2,kısmen 3 katlıdır. Dönemin geleneksel izlerini taşıyan evler aile büyüklüğü ve yaşam biçimi nedeniyle oldukça geniş tasarlanmıştır.Odunpazarı Evleri Yaşatma Projesi kapsamında Beyler Sokak’ta bulunan 27 evin çatı ve dış cephe restorasyonu yapılmıştır. Yapılacak 2. Etap çalışmalarında 3 sokakta 13'ü tarihi eser niteliği taşıyan 37 binanın sağlıklaştırma ve restorasyon çalışması yapılacaktır. Çalışmalar sonucunda Eskişehir'e yılda 250 bin turist, 5 bin kişilik istihdam ve 50 milyon YTL'lik ekonomik girdi sağlaması planlanmaktadır. Hayata geçirilmeye başlanan proje kapsamında Odunpazaraı semti 2008 yılı içinde 100 bin turist ağırlamıştır.
Gezilecek yerler
Kentte birçok mesire alanı bulunmaktadır. Bunlardan bazıları şunlardır: Fidanlık orman içi dinlenme yeri, bademlik, Musaözü Barajı, şelale (kalabak) orman içi dinlenme yeri, karataş orman içi dinlenme yeri, çatacık orman içi dinlenme yeri, hasırca, kalabak başı, şoförler çeşmesi, regülatör.
Odunpazarı semtinde bulunan Kurşunlu Külliyesi Osmanlı dönemi eseridir. Külliyenin güneydoğusunda Eskişehir Mevlevihanesi bulunur. Külliye, 1525 yılında Kanuni Sultan Süleyman'ın veziri Çoban Mustafa Paşa tarafından yaptırılmıştır. Cami çevresinde medrese ve kervansaray vardır. Osmanlı Devletinin kurucusu Osman Beyin kayınpederi olan Şeyh Edebali' nin türbesi şehrin Odunpazarı semtindeki Odunpazarı mezarlığı'nın içinde bulunmaktadır. Türbe, II. Abdülhamit tarafından restore edilmiştir.[68]Porsuk Çayı'nın ıslah çalışmaları sonucu şehrin merkezinden geçen kısmı düzenlenerek Köprübaşı semtinde çay üzerinde Venedik tipi gondol ve Amsterdam tipi tekne seferleri düzenlenmektedir.
Müzeler
Şehirde çeşitli müzeler de bulunmaktadır. Bunlardan biri şehirde bulunan antik eserlerin yer aldığı Eskişehir Arkeoloji Müzesi'dir. Ayrıca Bilim Sanat ve Kültür Parkı, Kent Park, Çağdaş Cam Sanatları Müzesi, Pessinus Müzesi, Seyitgazi Müzesi, Yunus Emre Müzesi, Eskişehir Atatürk ve Kültür Müzesi, Tayyare Müzesi/Hava Müzesi, Osmanlı Evi Müzesi, Karikatür müzesi ve İnönü Savaşları Karargah Müzesi bulunmaktadır.
Parklar
Boşaltılan Muttalip Mezarlığı’nın yerine yapılan ve üç adadan oluşan Büyük Park’ın ardından, Kent Park ile Bilim Sanat ve Kültür Parkı ve son olarak Çevre Yolu Polis Okulu Kavşağı ile Ulu Önder mahallesi arasındaki alana yapılmakta olan göletli parkla şehirde bulunan park sayısı 4'e çıkmıştır. Kent Park’ta 350 metrelik yapay plaj yer almaktadır. Porsuk’tan bir kol alınarak oluşturulan plaj, yaz aylarında klorlanan artezyen suyu ile yüzmek için sağlıklı hale de getirilmektedir. Ayrıca parkta yapay plajın haricinde açık ve kapalı yüzme havuzları, restoranlar, büyük bir gölet, çocuk oyun alanları, at binme alanları gibi bir çok sosyal donatı da yer almaktadır.
Eğitim
Eskişehir'de okuma yazma oranı %99,9, ilköğretimde okullaşma oranı %100 dür. Kadın okur-yazar oranı ise %89 dur. Eskişehir; Ankara, İstanbul, İzmir ve Mersin gibi birden fazla üniversiteye sahip olan illerdendir. Eskişehir'de 2 adet devlet üniversitesi bulunur. Eskişehir'de halka açık faaliyet gösteren ve Turizm İl Müdürlüğü'ne bağlı 2 adet kütüphane bulunmaktadır. Eskişehir İl Halk Kütüphanesi 1 Haziran 1926'da kurulmuştur. Kütüphanedeki kitap sayısı 53.438'dir. Diğeri Osmangazi İl Halk Kütüphanesi Osmangazi mahallesindeki eski bir binada faaliyet göstermektedir.
İlde 27 adet anaokulu bulunmaktadır. Bu okullarda toplam 2.116 öğrenci bulunmaktadır. Şehirde 156 adet anasıfı bulunmaktadır. Bunlardan 150'si resmî anasınıfı, diğer 4'ü ise özel anasınıfıdır. Bu sınıflarda 2152'si erkek, 1994'ü kız olmak üzere toplam 4146 öğrenci bulunmaktadır. Okul öncesi okullaşma oranı %29,59'dur.
İlde 266 ilköğretim okullarında toplam 87.359 öğrenci okumaktadır.
İlde 49 genel Lise, 35 mesleki ve teknik lise olmak üzere 84 lise, 12 anadolu lisesi, 1 anadolu güzel sanatlar lisesi, 1 fen lisesi, 1 sosyal bilimler lisesi, 1 spor lisesi, 2 anadolu öğretmen lisesi, birçok sayıda meslek lisesi ve 7 özel lise bulunmaktadır. Okul öncesi, İlköğretim ve Ortaöğretimde toplam öğrenci sayısı 122.449
Üniversite
Şehirdeki Yükseköğretimin temelleri, 1958 yılında Eskişehir İktisadi ve Ticari İlimler Akademisinin kuruluşu ile atılmıştır. Akademinin kuruluşu ile şehir büyük hareketlilik kazanmış, kabuk değiştirmeye başlamıştır. 1982 yılında kurum Anadolu Üniversitesi'ne dönüşmüştür. Osmangazi Üniversitesi ise 1993 yılında tıp, mühendislik, mimarlık ve fen edebiyat fakültelerinin Anadolu Üniversitesinden ayrılmasıyla kurulmuştur. Anadolu Üniversitesi'nin 12 fakültesi, 6 yüksekokulu, 1 Devlet Konservatuarı, 3 Meslek Yüksekokulu ve 9 enstitüsü; Osmangazi Üniversitesi'nin ise 7 fakültesi 3 yüksekokulu bulunmaktadır. İldeki üniversitelerde örgün öğretimde 40.502 öğrenci eğitim görmektedir. Anadolu Üniversitesi'ndeki Açıköğretim öğrenci sayısı 1.342.502'dir. Eskişehir'e kültürel ve sosyal bir canlılık getiren üniversiteler üniversite dışına açık bu tür etkinlikleri devam ettirmekte şehre ayrı bir canlılık kazandırmaktadır...
İldeki üniversiteler:
Anadolu Üniversitesi
Osmangazi Üniversitesi
Sağlık ve sosyal hizmetler
Sağlık kuruluşları: Kent merkezinde toplamda 2882 yatak kapasitesine sahip 6 adet kamu, 3 adet özel hastane bulunmakta, 2 özel hastanenin de inşaatı devam etmektedir. Ayrıca 16 adet Toplum Sağlığı Merkezi, 56 adet Aile Sağlığı Merkezi, 208 adet Aile Sağlığı Birimi, 61 Sağlık Evi, 1 Verem Savaş Dispanseri, 1 ÜSEM (AÇ-SAP) ve 1 Halk Sağlığı Laboratuarı mevcuttur.
Göstergeler: Şehirde doktor başına düşen nüfus 630 kişi olup, 1996'daki sosyo-ekonomik gelişmişlik araştırmalarındaki bilgilere göre, bebek ölüm oranı binde 64, diş hekimi başına düşen nüfus 5450, eczane başına düşen nüfus 3090, hastane yatağı başına düzen nüfus ise 370'dir...
Şehir ayrıca Aile Hekimliği uygulamasında pilot il olarak seçilmiş, Türkiye'de sistem ilk kez Eskişehir'de uygulanmıştır.
Spor
Şehirde 114 adet tescilli spor kulübü bulunmaktadır. Bu kulüplerde atıcılık, atletizm, basketbol, boks, bisiklet, eskrim, futbol, güreş, halter, judo, karate, tekvando, tenis, voleybol ve yüzme gibi spor dallarında faaliyet yapılmaktadır. Şehirde bu branşlardaki lisanslı sporcu sayısı toplam 12.762'dir. 23 Aralık günü düzenlenen basın toplantısı ile 2016 Avrupa Futbol Şampiyonası'na aday olan Türkiye planlanan 8 şehir arasında Eskişehir'de yer almıştır. Bu kapsamda yapılacak olan yeni stad için Eskişehir Valiliği, Büyükşehir Belediyesi ve Eskişehirspor arasında protokol imzalandı. Yapılacak olan stadyumun 33 bin kişi kapasiteye sahip, yaklaşık 80 milyon Avro'ya mal olacağı yapılan toplantıda açıklandı.